Yaşamın gerektirdiği ve olmazsa olmazı beslenme alışkanlıklarımız; dişlerimizde zamanla renkleşmeler meydana getirir. Bu renkleşmeler çay, kahve , asitli ve boyalı gıdalar tarzı beslenmeden oluşabileceği gibi, tetrasiklin grubu antibiyotiklerin kullanımı sigara, puro gibi alışkanlıklar ve flor fazlalığı v.b. gibi nedenlerden de meydana gelebilir.
Hatta travma veya darbe gelmesi dişin yanındakinden farklı bir renk almasına neden olabilir. Bu tarz renkleşmelerde dişin canlılığı ile ilgili tespitlerin yapılması, gereken tedavi uygulamalarından sonra beyazlatma işlemine başlanması gerekir.
Her türlü beyazlatmadan evvel diş taşlarının temizlenerek, diş çürüklerinin giderilmesi gereklidir. Çünkü çürüklerin tedavisi yapılmadan gerçekleştirilen beyazlatmalar esnasında veya sonrasında geriye dönüşü olmayan hassasiyetler görülebilmektedir. Bu durum; beyazlatma maddesinin çürüğün olduğu yerden dişin içine girmesine, dolayısıyla gereksiz sinir etkilenmelerine ve ekstra kanal tedavilerine neden olacaktır.
Beyazlatmanın iki türü vardır. Ofis tipi beyazlatma ve ev tipi beyazlatma. Her ikisindede 18 yaş altında yapılmamalıdır.